Mamak

Mamak

Mamak, Ankara ilinin ilçelerindendir. Bulundurmuş olduğu askerî birlik ve cezaevi ile adı özdeşleşmiştir.

29 Kasım 1983 tarihinde kabul edilen Altı ilçe Kurulması ve Ankara İli Merkez İlçesinin Kaldırılması Hakkında Kanun ile Çankaya ilçesinden ayrılan Mamak ilçesinin asıl kuruluşu 1200'lü yılların ikinci yarısına rastlar. Kurucuları ise Ahilerdir. Ankara'da hüküm süren Ahi Hükûmeti, değişik mekânları kuran ve yönetenlerin isimlerini o mekanlara verirler ve bu bölgeler, orayı idare eden Ahi büyüklerinin isimleri ile anılırlardı. Ahi Mamak, Ahi Etimesgut, Ahi Tura gibi… Mamak'ta ahiler tarafından kurulan çiftliği de Ahi Mamak yönetmiş ve buraya ismini vermiştir. Ankara'nın Osmanlılara geçmesinden sonra ise buradaki çiftliğe Tahir isminde bir komutan atanır. Kaynaklarda bu komutanı Tahir Mamak olarak görürüz.

Mamak'ın tarihi, Anadolu'nun tarihi ile özdeştir. Mamak-Kayaş'ta yapılan araştırmalarda Anadolu'nun oluşum tarihine rastlarız. Prof. Dr. Kurt LEUCHS, Kayaş'ta 1932 yılında yapmış olduğu araştırmalarda Anadolu'nun oluşumuna katkı sağladığı bilinmektedir.

Bölgemizde yapılan araştırmalar tarihe ışık tutmuştur. Max Pfannenstiel, Hüseyin Gazi Dağı çevresinde yaptığı araştırmalarda 5 cm'lik bir bıçakla birlikte Mamak tarihine ışık tutacak başka eşyalar da bulur. Kutludüğün, Ortaköy, Gökçeyurt ve Kızılca çevresinde Romalılar dönemine ait bazı tarihî eser kalıntılarına da rastlanmıştır. Kutludüğün Beldesi'nde bulunan bir eser bugün Anadolu Medeniyetleri Müzesi'nde sergilenmektedir. Yine Kutludüğünde çıkan bazı tarihî eserler eski belediye binası önünde sergilenmektedir. Ortaköy ve Gökçeyurt mahallelerinde bulunan erken Roma dönemi kalıntıları da camilerimizi süslemektedir.

Romalılar döneminde Mamak bölgesi su kaynaklarıyla ünlüdür. Ünlü Roma hamamlarının suyu Kayaş'taki Romalılar galerisinden (M.Ö. 25) gelir. Bu su kaynağı Cumhuriyete kadar Ankara'nın su kaynağı olmaya devam eder. Romalılar döneminde Ankara'nın doğu kapısı Mamak'tır. Bu yollara ait mesafe taşları Ortaköy civarında bulunmuştur.

Anadolu'nun Türkler tarafından ele geçirilmesiyle birlikte, Türk obaları birer birer Mamak'ın şimdiki mahallelerine yerleştirilir. Bu bölgedeki isimlerin tamamına yakını Türk obalarından alır. Nenek, Kızılca, Bayındır, Kayaş, gibi.

Moğol saldırıları ile sarsılan Anadolu düzeni Ankara'yı da etkiler. 40 yıl Moğol egemenliğinde kalan Ankara'da daha sonra Ahi egemenliğini görürüz. Ahi egemenliği sırasında Mamak Bölgesi ‘Ahi Mamak’ olarak anılır. Ankara'nın Osmanlılar tarafından fethinden sonra Mamak Bölgesi, ‘bölgenin meyve hanesi’ olarak anılmaya başlar. Hatip Çayı istikametince onlarca su değirmeni vardır. Osmanlı arşivlerinde bu değirmenlerin el değiştirdiğine işaret edilir. Bu su değirmenleri 1950'lı yıllara kadar Ankaralılara hizmet etmiştir.

Cumhuriyet Döneminde Mamak ilçemizde, Ankara'nın ilk toplu taşım aracı olan Ankara-Kayaş Banliyö Tren Hattı (1929) kurulmuştur. Mamak Bölgesi Ankara'nın ilk şehir planlamasında gözükmez. Fakat 1930'lu yıllardan itibaren Mamak Bölgesi gecekondulaşmaya başlamıştır. Banliyö Tren Hattı üzerinde gecekondular süratle artar. 1950'li yıllara gelindiğinde, Ankara şehir planı tekrar gözden geçirilir. Devrin Başbakanı Adnan Menderes, Ankara, İstanbul, İzmir ve Konya başta olmak üzere Büyükşehirlerin planlamasının yapılmasını ister. Bu devirde yapılan planlarda bölgemizin ismi geçmeye başlar ve Demirlibahçe'de Menderes'in özel ilgisi ile planlı bir yapılaşma başlar.

Mamak Bölgesi bu tarihten itibaren hızlı bir gecekondulaşma süreci yaşar. Bu gecekonduların bahçelerinde ağaçlar dikilir, küçük kümesler oluşturulur. Artık köy hayatı Ankara metropolitenine taşınmıştır. 1970'lerden başlayarak 1990'lı yıllara kadar başlayan yoğun göç dalgası neticesinde, artık Mamak'ın yüzde 90'ı gecekondulardan oluşmuştur. Kendi sorunlarını çözmek üzere atılan ilk adımla da, 1983 yılında Mamak, Çankaya ilçesinden ayrılarak ilçe haline gelir. 1984 yılında ilk belediye seçimleri yapılır. Bu tarihten itibaren başlayan şehirleşme ve imar hareketleri, son 1999 yılından itibaren daha da hız kazanır. 2008 yılından itibaren de Kutludüğün ve Bayındır beldelerinin ilçeye katılması ile bugün 65 mahalleden oluşan ilçe, 28.922 hektarlık bir mücavir alana sahip olup, başkent Ankara'nın modern, yaşanabilir bir ilçesi olma yolunda emin ve kararlı adımlarla ilerlemektedir.
;